Sağlık ve Bilişimde Objektif Haber

  English

Gaziantep 25 Aralık Devlet Hastanesi

         
          Suyunun güzelliği ve bolluğundan dolayı Antep, Cumhuriyet öncesi dönemde “Ayıntab” olarak anılır. “Ayın”, Arapça’da suyu0,,,n gözü (kaynak)  anlamına, “tab”,  güzel anlamına gelmektedir. Tarih boyunca güzel ve düzenli bir şehir olan Ayıntab, milli mücadele yıllarında işgale karşı önemli direniş göstermiştir. Antepliler’in Fransız İşgal kuvvetlerine karşı şehrin savunulması uğruna verdiği direnişi cesaretle sürdürmesi nedeniyle şehre, 1921 tarihinde TBMM tarfından “Gazilik” ünvanı verilmiş, 1928 yılında Gaziayıntab adı Gaziantep olarak değiştirilmiştir. 25 Aralık 1921 tarihinde Ankara’ya bağlı kuvvetlerin, Gaziantep’e girmesi nedeni ile  her yıl 25 Aralık günü Gazantep’in Kurtuluşu olarak kutlanmaktadır.

Tarihsel dokusu ve modern mimarisi ile öne çıkan illerimizden olan Gaziantep’te yıllardır hizmet veren 25 Aralık Devlet Hastanesi hakkında bilgi almak amacı ile, ilk olarak Başhekim Uz. Dr. Kureyş Bozkurt ile bir söyleşi gerçekleştirdik.        

 25 Aralık Devlet Hastanesi’nin Sağlık Bakanlığı’na devrine ilişkin olarak, pratikte yaşadığınız olumluluklar ve olumsuzluklar nelerdir?

Yaklaşık beş yıldır 25 Aralık Hastanesi'nde (Eski adıyla SSK Bölge Hastanesi) görev yapmaktayım. SSK’ya bağlı olduğumuz dönemde ciddi sıkıntılar ve sorunlarla karşılaştığımızı açıkça belirtmek isterim. SSK döneminde yöneticilik yaparken elimiz ayağımız bağlanmıştı. Tamamen Ankara'daki Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlığı’na bağlıydık. Hemen her konuda genel müdürlüğe yazıyorduk. Çok acil konularda bile karar alamıyorduk. Cevap olumsuzsa üç ayda, olumluysa altı ayda bize ulaşıyordu. Genellikle cevap olumsuz olduğu için hiçbir planımızı hayata geçiremiyorduk. Mali sıkıntılarımız da yönetimdeki sıkıntılar gibi olumsuz bir tablo sergiliyordu. Yeni hiçbir girişimde bulunamıyorduk. O dönemde hastanemiz altıyüz yataklı büyük bir hastane olmasına rağmen, küçük bir kent ya da kasaba hastanesi gibiydi. Çünkü hastanemizin döner sermayesi yoktu. Hastanemiz birçok imkandan mahrum durumdaydı. Ben eski SSK Bölge Hastanesi’ne devlet hastanesinden geldiğimde bunalıma girmiştim. Devlet hastanesinde döner sermaye vardı ve her şey çok iyiydi. Yapılan tüm harcamalar devletin, kanunun kontrolündeydi.

“Sağlıkta Dönüşüm Projesi”nden sonra hastalarımız, çok sayıda sağlık kuruluşundan yararlanabildiği için rahatladı. Fakat SSK döneminin hantal yapısı sürece uyum sağlamamızda bazı engeller çıkardı. Mesela alet alma, bilgisayar sistemine geçme, ameliyathaneyi yenileme gibi konularda sıkıntılarımız oldu. Özellikle sağlıklı bir bilgisayar sistemini kullanmıyor oluşumuz, çok önemli kayıplara yol açtı. Hastanemize ait sağlıklı veri elde edemeyişimiz, işleyişi kontrol edemeyişimiz ve mali açıdan kontrolsüzlüğümüz bize önemli sıkıntılar yaşattı. Elimizde ne olduğunu tespit edemediğimiz gibi ne yapacağımızı da planlayamıyorduk. Bu sıkıntıları hızla aşmaya çalıştık. Tüm bunlara rağmen Gaziantep 25 Aralık Devlet Hastanesi’nde geçtiğimiz kısa dönem içinde önemli gelişmeler oldu. Bunda en büyük pay Sağlık Bakanlığı’mızın başarıyla yürüttüğü “Sağlıkta Dönüşüm Projesi” nin ve Çözüm Hastane Bilgi Yönetim Sistemi’nindir. Otuz yıllık bir hekim ve oniki yıllık başhekim olarak bakanlığımızın “Sağlıkta Dönüşüm Projesi” çerçevesinde yürüttüğü çalışmaları taktirle karşılıyorum.

“Sağlıkta Dönüşüm Projesi”ne  geçildikten sonra daha önce bize bağlı olan on adet semt polikliniğimizi Sağlık İşleri İl Müdürlüğü’ne verdik. Buna rağmen o dönemde otuz beş olan poliklinik sayımız, şu anda elli beş polikliniğe çıkmış durumda. Hedefimiz, altmış beş polikliniğe ulaşmak. Şu anda on tane yeni polikliniğimizin hazırlıkları içindeyiz. Bu poliklinikler için personelimiz hazır. Bilgisayar alt yapısı da tamamlandıktan sonra, bu poliklinikler hizmete geçecek.

Daha önce de söylediğim gibi, hastanemizde kısa zaman içinde açıkça gözlenebilecek değişiklikler oldu. Senelerdir bu hastanenin yarası olan göz polikliniğinde ilkel bir şekilde muayene olan hastalarımız şu anda çağdaş imkanlarda muayene olabiliyorlar. Daha önce SSK döneminde laboratuvarımız tam olarak hizmet veremiyordu. Bazen şeker ölçümü bile ya-pamaz durumda oluyorduk. Ama şimdi hormon tahlili de dahil olmak üzere yapamadığımız bir tahlil yok. Modern bir laboratuvara sahibiz. Çözüm LBYS (Laboratuvar Bilgi Yönetim Sistemleri) ile tahlil ve sonuçların manuel olarak yapılması işleminden kurtulduk. Artık istemler ve sonuçlar zaman kaybetmeden ve hatasız bir şekilde yerine getirilebiliyor. İstem ya da sonuç karıştırma, hata yapma olasılığı en aza indirilmiş durumda. LBYS’ye entegre ettiğimiz cihaz sayısı arttıkça işlerimizin daha da kolaylaşacağını düşünüyoruz. Bilgisayar teknolojisinin nimetlerinden daha fazla yararlanarak daha kaliteli hizmet sunuyoruz. Artık para harcayabilme olanağımızda olduğu için laboratuvarı daha büyük bir mekana taşıdık. Çözüm LBYS ile teknik olarak yeterli duruma kavuşturduğumuz laboratuvarımızı fiziksel olarak da elverişli ortama kavuşturduk. Tüm doktorlarımıza bilgisayar verdik. Artık tahliller ve istemler bilgisayara girilebilecek ve doktorlarımız kendi bilgisayarlarından izleyebilecekler.  

Hastanenizde HBYS’nin sağladığı kolaylıkları hangi oranda kullanıyorsunuz? Tam otomasyondan söz edebilir miyiz?

Hastane bilgi yönetim sistemini yarı oranda kullandığımızı söyleyebilirim. Buna rağmen sistemin hastanemize katkıları çok büyük oldu. Tam otomasyona geçtiğimizde bu katkının birkaç kat daha fazla olacağı aşikardır.

Otomasyon konusunda  hastane olarak deneyimli olduğumuz için Sağlık Bakanlığı’na devir sırasında sisteme geçişimiz kolay oldu. Sosyal Sigortalar Kurumu’nun bize en büyük yararı da bu oldu. Personel yapımız ve bilgisayar alt yapımız hemen hemen hazırdı. En azından bir otomasyon sistemini kullanmışlardı. Diğer eksikliklerimiz, Çözüm Bilgisayar’ın eğitim-destek uzmanları tarafından kısa zaman içinde giderildi. İki ay gibi kısa bir süre içinde tüm önemli işlemlerimizi bilgisayar sistemi ile yapmaya, bir ay içinde fatura basmaya başladık. Çözüm Hastane Bilgi Yönetim Sistemi’nin diğer modüllerini ve uygulama çözümlerini devreye kattıkça işlerimiz daha hızlanıyor, kolaylaşıyor.  

Döner sermaye dağıtımında da bir çok hastanenin önündeyiz. Sayın bakanımızın üzerinde çokça durduğu hastanenin görüntüleme merkezinin olması, poliklinik sayısının arttırılması, performans dağıtılması ve bu sayede doktorun motivasyonunun arttırılması, hizmetin satın alınması konularına çok önem veriyoruz.

Hastanenin bilgi yönetim sistemi alanında yaptığı çalışmalar hakkında bilgi almak amacı ile Müdür Yardımcısı Ahmet Kısa ile görüştük.

 Hastanenizdeki otomasyonda önceki ve sonraki dönemi karşılaştırır mısınız?

Otomasyona geçmeden önce, 1994 yılına kadar tüm işlemlerimiz, hizmetlerimiz, dosyalama ve arşivleme sistemimiz insan gücüyle yapılmaktaydı. Genel olarak işlemlerimizde hatalar yapılmakta, ve geriye dönüşlerde tüm bilgilere zamanında ve sağlıklı olarak ulaşılamamaktaydı. Yıllık, aylık, haftalık ve günlük olarak alınan istatistiki bilgiler sağlıklı değildi ve zaman kaybı fazlaydı. Denetim ve teftişlerde yeterli ve sağlıklı bilgilere ulaşı-lamıyordu. Hastane genelinde gerçekleştirilen tüm birimlerde, gecikme, aksama ve kuyruklar oluşmaktaydı. Meydana gelen bu kuyruklar ve aksak işlemler yüzünden, ne kadar gayret gös-terilse de, vatandaşlara zamanında ve arzu edilen biçimde hizmet verilememekteydi. Netice olarak tüm bu olumsuzluklar birçok sıkıntıyı ve kargaşayı beraberinde getirmekteydi. Yerel idarecilerimiz ve dolaylı olarak da üst düzey yöneticilerimiz de bu sorunlar karşısında çaresiz kalıyorlar ve mutsuz oluyorlardı. Taşradan başlayıp, halkalar halinde büyüyüyen bu sorunlar, ülke genelini de etkileyip aşılması zor ve çözülmesi güç sorunlar haline gelmekteydi.

Dünya bilişim teknolojisinin gelişmesiyle birlikte, ülkemiz ve beraberindeki hastanemiz de bu sisteme katıldı. İlk olarak hastanemiz, poliklinik ve servis eczanesi, karantina ve bord-ro tahakkuk servislerinde otomasyon sistemini kurduk. Buralardaki tüm manuel hesap makineleri, yazar kasalar ve daktilolar depolara kaldırıldı. Bu servislerde yapılan işlemler artık hafızalarımızda bir hatıra olarak kaldı.

Hastanemizde kurduğumuz bu küçük çaplı otomasyon sistemi bile o günlerde büyük bir rahatlık getirmişti. Kuyruklar azalmış ve sıkıntılı olan birçok birimimizdeki hizmetler hız ka-zanmıştı. Bütün bunlar bizi çok mutlu eden gelişmelerdi.

 Zaman içerisinde bu sistemde yetersiz kalmaya başladı. Yeniden bazı sıkıntılar oluştu, kuyruklar arttı ve hizmette aksamalar meydana geldi.

Şubat 2005 tarihinden sonra hastanemizin tüm birimlerinde tam otomasyon sistemi kuruldu. İlk günlerde çok sıkıntı yaşadık, ama sistem her gün yavaş yavaş yerine oturuyordu. Bilgisayar bulunmayan hiçbir birimimiz kalmadı. Bütün işlemler birbiriyle bağlantılı olarak çalıştı ve her türlü bilgiye ve belgeye anında ulaşabildik. Her işlemi kontrol altına alarak kaçakları azalttık. Güçlü bir sitem ve güçlü bir kadroyla hizmetimiz hız kazandı.

Sistemde zaman zaman küçük problemler olmasına rağmen yine de her şey çok güzel.  Daha güzel günlere doğru ilerlediğimizi düşünüyorum.

Otomasyon sistemimiz sayesinde zaman ve ekonomi açısından çok şey kazandık. Her gün gelişen ve büyüyen bilişim sisteminin gerisinde ve dışında kalmak artık bu ülkeye ve bizlere yakışmıyor.

(26.11.2005)