Sağlık ve Bilişimde Objektif Haber

  English

Hastanelerde Mobil Teknolojilerin Kullanımı

Geniş bant kablosuz iletişim teknolojilerinin gelişmesi ve yaygınlaşması, taşınabilir bilgisayarların küçülmesi ve pil ömürlerinin uzaması ile birleşince mobilitenin hayatımıza getirdiği kolaylıklar sınır tanımamaya başladı. Artık evinizde, iş yerinizde veya seyahatte, dünyanın herhangi bir yerinden bilgisayarınızdan veya telefonunuzdan interneti kullanarak bankanızdan kredi kartı borcunuzu ödeyebiliyor, hafta sonundaki konsere bilet alabiliyor, yemek ısmarlayabiliyor veya mağazadakinden daha ucuza alışveriş yapabiliyorsunuz.

     

      

45 nm yeni nesil Intel işlemcileri (Atom) kullanılarak üretilen taşınması daha kolay Netbook, UMPC (Ultra Mobile PC) ve MID (Mobile Internet Device) adı verilen taşınabilir bilgisayarlar, artık mobilitenin çok daha yaygın ve etkili kullanımını sağlıyor.  Mobil platformlara yönelik uygulamaların artmasının da yakın gelecekte yaşam biçimlerimizde köklü değişiklikleri beraberinde getirmesi öngörülüyor.

           

Bu bilgilerin ışığında, bu yazıda kablosuz iletişim teknolojilerinin, taşınabilir bilişim ve iletişim cihazlarının ve mobil teknolojilerin sağlık alanında nasıl kullanıldığını ve yararlarını özetlemeye çalışacağım.

Hastanelerde Mobilite :

           

Hastaneler, insan ve cihaz trafiğinin en yoğun olduğu binalardır. Doktor ve hemşirelerin, yoğun iş yükü olan günlerde hastane içinde kilometrelerce yol kat ettikleri bilinmektedir. Keza, hayati öneme sahip bazı tıbbi cihazlar da, kullanılmak üzere bölümden bölüme nakledilmektedir.

Hastanelerde mobilite uygulamaları için üç gereksinim öne çıkmaktadır; 1-Uygun donanım, mobil platformlar 2-Kablosuz iletişim alt yapısı, 3-Mobil uygulamalara uygun kolay kullanımlı yazılım arayüzleri.

Dijital hastane kavramının yaygınlaştığı günümüzde, bilginin hastaların ve hastalıkların yönetilmesinde, ayrıca birçok disiplin ve hizmeti içeren karmaşık sistemli hastanelerin yönetilmesinde oynadığı önemli rol herkesin malumudur. Özellikle hasta ile ilgili verilerin ve talimatların hasta başında sisteme girilmesi, hasta ile ilgili bilgilerin (laboratuar sonuçları, radyolojik görüntüler, günlük tıbbi ölçümler) yine hasta başında görülebilmesi her şeyin anında kayıt altına alınabilmesini sağladığı için tıbbi hataların azalmasına yardımcı olur. Bu uygulama, bilgi girişini ve görüntülenmesini eş zamanlı sağladığı için iş süreçlerinin hızlanmasını ve iş yükünün azalmasını, ayrıca çalışan memnuniyetinin artmasını da sağlar. İlk başta doktor ve hemşireler açısından kullanımında zorluklar ve yavaşlama hissedilse de, mobil platformların kullanımına alışıldığında bilgi trafiğine ciddi katkıları ve pratik faydaları gözlenmektedir.

           

Son 10 senede hastanelerde bu amaçla dizüstü bilgisayarlar, tablet PC'ler, PDA'ler ve cep telefonları kullanılmıştır. Ama ekran büyüklüğünün yetersizliği, pil ömürlerinin kısa olması, taşıma zorlukları, dezenfekte edilememeleri gibi nedenlerle kullanımları kısıtlı kalmıştır. Intel, 2006 senesinde hastanelerde kullanmaya yönelik tasarımladığı MCA (Mobile Clinical Assistant) tablet PC ile bu sorunların hepsini çözmüş durumda.      

 

MCA'nin bazı özellikleri;

           

-Ekranı, tıbbi görüntülerin anlamlı şekilde gözlenebileceği alt sınır olan10,4 inç olarak tasarımlanmıştır.

           

-Dokunmatik ekran, menülere kolay erişimi ve el yazısı tanıma programlarının çalışmasına olanak verir.

           

-1 kg'dan biraz fazla ağırlığıyla taşınması kolaydır.

-Tutma kolu ile de kolayca taşınabilir.

-Wi-fi ve bluetooth sensörleri ile kablosuz erişime uygundur ve ayrıca VoIP ile hastane içi iletişim sağlanabilir.

-Barındırdığı barkod ve RFID okuyucuları ile kolay tanıma ve eşleştirme yapabilir.

-Pratik yuvası sayesinde kullanılmadığında otomatik şarj durumuna geçer.

-Dezenfekte edilebilir.

-Entegre kamerası ile yara takibi, fotoğraflama yapılabilir.

           

Tasarımını Intel'in yaptığı MCA tablet PC'ler günümüzde başta Panasonic, Motion, Fujitsu ve Philips olmak üzere birçok üretici tarafından birbirinden değişik versiyonlarda piyasaya sunulmaktadır.

           

MCA tablet PC'ler hastanelerde değişik amaçlarla kullanılmaktadır. Yapılan araştırmalar, MCA kullanan flebotomistlerden, acil doktorlarına ve ameliyathane hemşirelerine kadar birçok hastane çalışanın verimliliklerinin arttığını, birim zamanda daha çok iş üretildiğini, önlenebilir tıbbi hataların azaldığını, maliyetlerin de düştüğünü ortaya koymaktadır.

           

Teknolojinin hastanelere sağladığı olanaklardan biri de, RFID ve bluetooth gibi yeni nesil kablosuz iletişim ürünleri… Özellikle RFID, pasif ve aktif uygulamaları ile anlık kimlik tanımlama ve anlık eşleştirme (anne–çocuk, hasta–kan) yapabilme özelliği ve pozisyon tanımlama (hastane içinde hasta, personel ve cihazların yerini belirleme) özellikleri ile ön plana çıkmaktadır.

 

Bluetooth ile periferik tıbbi cihazlardan hastane bilgi sistemine veri aktarma veya bluetooth kulaklık ile MCA üzerinden kolay ve ücretsiz hastane içi iletişim sağlama (VoIP) günümüzde yaygınlaşan kullanım modelleridir.

 

Mobil platformlarda kullanılacak yazılım arayüzleri aslında mobilitenin en önemli konusunu oluşturmaktadır. Doktor, hemşire ve hastane çalışanına mobil platformları kullandırabilmenin yolu, mobil platformlarda kullanılması planlanan yazılımın çok kolay kullanımlı ve grafik ağırlıklı olması, el yazısı tanıma özelliği taşıması ve dokunmatik ekrana uygun arayüzlerle donatılmış olmasıdır.

 

Doktor ve hemşire, hasta başında taşınabilir bir bilgisayarı kullandığı zaman, hızlı olmasını ve kolay olmasını talep etmektedir. Yazılım firmalarının bu konu üzerine eğilmesi ve tatmin eder ürünler yaratması gerekmektedir. Intel, bu konuda yazılım firmalarına bir program çerçevesinde uzmanları ile yardımcı olmaktadır.

 

Kullanım modellerine gelince, MCA tipi mobil cihazları hastanelerde daha çok hemşirelerin kullandığını görüyoruz. Özellikle periyodik vital bulgu ölçümünde anında sisteme bilgi girişi, kağıtsız ortamın sağlanması hemşirelerin iş yükünü oldukça azaltan bir ortam yaratmaktadır. Kimi hastanelerde doktorların kişisel, hemşirelerin ise klinikte kullandıklarını izliyoruz.  

 

Özet olarak hastanelerde mobil teknolojilerinin kullanımının yaygınlaşması aşağıdaki faydaları beraberinde getirecektir;

 

1.          Çalışan verimliliği artacaktır. Çalışanlar arasında iletişim gelişecek ve bilgi akışı hızlanacaktır. İdari işlemler azalacak, klinik işlemler artacaktır.

2.          Maliyetler optimize olacaktır. İş süreçlerinde basamaklar azalacağından, gerekli kaynaklardan tasarruf edilecektir.

3.          Hasta memnuniyeti artacaktır. Hasta bakımı kolaylaşıp hızlanacak ve hasta daha profesyonel bir hizmet aldığını hissedecektir.

4.          Çalışan memnuniyeti artacaktır. Hastane personeli daha profesyonel bir hizmet verdiğini hissedecek, bilgiye kolay ve hızlı erişim karar vermede çalışana kendine güven sağlayacaktır.

5.          Hasta güvenliği artacaktır. Klinik kararlar iyileşecek, tıbbi hata ihtimali ve oranları düşecektir.

6.          Bakımın kalitesi artacaktır. Etkili bilgiye dayalı karar verme süreci işleyecek, bilginin tümüne hakim olma daha isabetli klinik kararlar almayı sağlayacaktır.

7.          Gelirler ve birim zamanda yapılan iş artacaktır.   

 

Sonuç:

 

Hayatımızın her alanında olduğu gibi mobilite hastanelerde de yaygınlaşmaktadır. Yeni teknolojilere adapte olma sürecinde ortaya çıkan zorluklar hastanelerde de yaşanmaktadır. Mobilite, doktor ve hemşirelerden alışmış oldukları hastane yaşam biçimlerini ve iş yapış tarzlarını değiştirmelerini talep etmektedir. Bu konuda bir direnç olması aslında doğaldır.

 

Hastane yönetimlerinin yapması gereken, teknolojinin ve mobil uygulama modellerinin faydalarını hastane çalışanlarına iyi anlatmaları, sistemin etkili kullanımı için performans kriteri koymaları ve çalışanlar alışana kadar cesaretle uygulamanın arkasında durmalarıdır.  (hastane içinde hasta, personel ve cihazların yerini belirleme) özellikleri ile ön plana çıkmaktadır.

 

(08.06.2009)