Tıp Bilişimi Derneği
Ülkemizdeki sağlık alanının bilgi teknolojileri ile geç tanışmasına
karşın, bilgi toplumunun bilişim ile ilişkisinin kavranmasıyla son yıllarda
bilimsel ve teknolojik alanda önemli gelişmeler yaşanıyor. Bu gelişmelerde sivil
toplum örgütlerine de önemli görevler düşüyor.
Devlet, sivil toplum kuruluşları ve ticari kurumların sağlık bilişimi ve
tıp bilişimi ile ilgili etkinlikleri konusunda bilgi toplamak, bu bilgileri
erişilebilir hale getirmek. Sağlık bilişimi ve tıp bilişimi ile ilgili tüm
profesyonellerin çağdaş bilgi ve beceri düzeyine ulaşmasını teşvik etmek,
profesyonellerin iletişimi ve bilgi paylaşımı için zemin hazırlamak,
multidisipliner çalışmaları teşvik etmek .Türkiye’de sağlık bilişimi ve
tıp bilişimi alanındaki sorunları saptamak, bu sorunlar çözüm önermek,
projelerin hayata geçirilmesi için diğer kurumlarla işbirliği yapmak. Sağlık
hizmeti veren ve alan tarafların sağlık bilişimi ve tıp bilişimi hakkındaki
bilgisini geliştirmek, kamuoyunu şekillendirmek amacıyla toplantılar düzenlemek
ve yayın yapmak. Karar veren ve yöneten pozisyondaki kişi ve kurumları tıp
bilişimi ile ilgili konularda bilgilendirmek, bu kişilerin konuya hassasiyet
göstermesini sağlamak ve harekete geçirmek
amacını taşıyan Tıp Bilişimi Derneği özel ve önemli bir görevi yerine
getiriyor.
Yaptığı başarılı uluslararası katılımlı kongreleri, eğitim çalışmaları,
eğitim ve danışmanlık destekleri, çalışma gruplarında oluşturdukları raporları
ile kendine özgü alanda hızla ilerleyen, üye sayısı hızla artan Tıp Bilişim
Derneği ile ilgili olarak bilgi almak için Tıp Bilişimi Derneği Başkanı Prof.
Dr. Mustafa Özmen ile bir
söyleşi gerçekleştirdik. Tıp Bilişimi Derneği’nin
kuruluş öyküsü hakkında bilgi verir misiniz?
1999 yılında Ülkemizin kısıtlı kaynaklarının verimli şekilde kullanılması
için sağlık alanında bilgi teknolojilerinin yaygınlaşması gerekiyordu.
Türkiye’de ulusal bir sağlık bilgi stratejisine gereksinim vardı. Buna
karşın tıp bilişimi kavramı çok az kişi tarafından biliniyordu. Tıp Bilişimi
Derneği, Ankara’da bu amaç için bir araya gelen bir grup hekim tarafından
kuruldu. Derneğimizin Kurucu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Kitapçı ve daha
sonra Yönetim Kurulu başkanlıklarını yürüten Prof. Dr. Oğuz Söylemezoğlu,
Prof. Dr. Osman Saka dönemlerinde çalışmalarımız ve üye sayımız hızla
arttı. Derneğimiz, kuruluşundan bugüne geçen 11 yıl içinde tıp bilişimi
kavramının bilinirliğini artırdı. Düzenlediği çok sayıda toplantı, yurtdışı
ilişkiler, devlet kurumları ile ilişkiler ile sağlık alanında bilişimin
kullanımı açısından pek çok katkı sağladı. Tıp Bilişimi Derneği’nin
tarihçesini anlatır mısınız?
Geliştirilecek ulusal sağlık bilgi stratejilerine katkıda bulunmak ve
veri sağlamak amacıyla, 26 Haziran 2000 de Gazi Üniversitesi Tıp
Fakültesi 75. Yıl Konferans Salonunda "2000’li yılların Türkiye’sinde
Sağlıkta Bilgi Stratejileri" üst başlıklı bir toplantı düzenlendi. Sunumlar
sonrasında katılımcılar ilgili konu başlıkları çerçevesinde çalışma grupları
oluşturdular. Böylelikle Tıp Bilişimi Derneği ilk adımlarını atmaya başladı.
Tıp Bilişimi Derneği, 2001 yılında İstanbul’da yapılan 1. Ulusal Tıp
Bilişimi Kongresi’nin ardından “İkibinli yıllar Türkiye’sinde Sağlıkta
Bilgi Stratejileri” adını taşıyan çok değerli bir raporu yayımladı. Bu
doküman daha sonra Sağlık Bakanlığı'nca yayımlanan Türkiye Sağlık Bilgi
Sistemi Eylem Planı'na da ilham verdi. O dönemde Sağlık Bakanlığı’nın
çalışmalarına katkı da verdik. 2004 yılında bu Eylem Planı büyük oranda
Hükümetimizin Acil Eylem Planı içerisine girdi. Uluslararası örgütlere
üyelikleriniz ve ortak çalışmalarınız var mı?
2000 yılında, derneğimiz “International Medical Informatics
Association (IMIA)’a üye olarak kabul edilmiş, 2006 yılında da “European
Federation for Medical Informatics (EFMI)” üyesi olmuştur. Bu örgütlerin
genel kurullarına düzenli olarak katılıyor, çalışma gruplarına destek veriyoruz.
Ayrıca derneğimiz HL7 Türkiye temsilcisi ve uluslararası HL7’nin kaynaklarına
online erişim sağlıyoruz.
“Integrated Healthcare Enterprise (IHE)” Türkiye’nin kurulmasına da
yoğun emek harcadık. -Derneğin bilimsel çalışma grupları
var mı? etkinlikler hakkında bilgi verir misiniz?
Derneğimiz bünyesinde Sağlık Bilişimi Terimleri Çalışma Grubu, Radyoloji
Bilgi Sistemi PACS Çalışma Grubu, Eğitim Çalışma Grubu ve Mesleki Sorunlar
Çalışma Grubu bulunuyor. Tıp Bilişimi Çalışma Grubumuz, geçen yıl, Hastane
Bilgi Sistemleri Alım Dokümanını geliştirme çalışmaları ile Tıp bilişimi
alanındaki tüm paydaşları biraya getirip ortak bir dokuman oluşturarak Sağlık
Bakanlığı'na teslim etti. Bakanlık tarafından çalışmanın önemli bir kısmı
göz önüne alınarak bir genelgeyle kullanıma sunuldu.İstanbul temsilciliğinin
koordinatörlüğünde çok ilgi gören PACS Sempozyumunu, Van Yüzüncü Yıl
Üniversitesi'nde Sağlık Bilişimi Toplantısını, Ankara'da Gazi
Üniversitesi'nde Tıp Eğitiminde Tıp Bilişimi Çalıştayı'nı hayata
geçirdik. Tıp Bilişimi Derneği olarak eğitim bursu, yurt dışı kongre desteği
gibi birçok destek sağladık. -Ülkemizdeki tıp bilişiminin
etkinliğini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ülkemizde sağlıkla ilgili süreçlerde tıp bilişiminin araçları etkin
olarak kullanılmıyor. Bu olumsuzluk da sektörün kendisinden kaynaklanmıyor.
Sektöre ayrılan kaynak son derece sınırlı. Sağlık alanı sadece mevzuatta olan
değişiklikleri yerine getirmeye kendisini odaklamış durumda. Bu nedenle
sektör de hastane çalışanları da mevzuatta belirtilen esaslara yetişmekten başka
bir şey düşünemiyorlar.
Oysa Tıp Bilişimi, insana sunulacak hizmetin kalitesini artırmak
amacıyla, daha rasyonel tedavi hizmeti vermek için daha etkin kullanılmalı.
Örneğin ülkemizde hastaya daha az zarar vermeyi sağlayacak karar destek
sistemleri için bir kaynak neredeyse ayrılmamış. Yurt dışıyla kıyasladığımız
zaman onda biri kadar bir kaynağa sahibiz. Yurt dışında ayrılan kaynak ile
ancak yüzde birlik bir ihtiyaç karşılarken ülkemizde bu oran binde birin altında
bir ihtiyacı karşılıyor. -Sağlık çalışanları açısından tıp
bilişimi etkinliğini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ülkemizde çalışanlarımız da gerçek anlamda üzerine düşen sorumlulukları
yerine getiremiyor. Malesef doçentlerimiz, uzmanlarımız, hekimlerimiz de bu
durumda. Şu anda Biyoistatistik ile birleştirilen bir anabilim dalımız
var. Biyoistatistik ve Tıp Bilişimi Anabilim dalımızda çalışanlarımızın kariyer
yapması bekleniyor. Ancak kariyer yapabilmeniz için iyi bir istatistikçi olmanız
gerekiyor. Çok iyi biliyoruz ve görüyoruz ki, çalışanlar olarak eğer kariyer
yapmanız mümkün değilse o kurumun gelişmesini sağlayamıyorsunuz. Ne yazık ki
çalışanlarımız bu nedenlerle beklenen desteği
sağlayamıyorlar.
Diğer taraftan eğitim konusunda sıkıntılar bulunuyor. Tıp bilişimi
eğitimlerinin örgün eğitim içerisinde sağlık çalışanlarına, hekimlere,
hemşirelere, teknisyenlere vb verilmesi gerekiyor. Aslında Hükümetin de acil
eğitim planı içerisinde eğitim planı yer alıyor. Ancak henüz somut bir adım
atılmış değil. -Derneğinizin kısa ve uzun vadede
gerçekleştirmeyi düşündüğü hedefleri nelerdir?
Kısa vadede; eğitim ve araştırma için derneğimiz bütçesinden ayrılan
miktarları artırmayı planlıyoruz. Ayrıca, ülkemizde gereksinim oluşan alanlarda
insanları eğitebilmek için bilgi birikimi sağlamak üzere çalışıyoruz. İlk
aşamada iki üyemizi Amerika Birleşik Devletleri’ne göndererek HL7
konusunda sertifika almalarını sağladık.
Uzun vadeli hedefimiz ise ülkemizde sağlık alanında çalışan herkesin,
özellikle yöneticilerin bilgi teknolojilerinin önemini ve sunduğu fırsatları
öğrenmesi, öte yandan derneğimizin sağlık bilişimi ile ilgilenen herkesi çatısı
altında toplayan güçlü bir yapı olması.
-Hedefleriniz doğrultusunda oluşturduğu stratejik planınız var
mıdır?
Derneğimiz, çalışma alanı gereği pek çok farklı tarafa hitap etmektedir.
Bu tarafları stratejik plana dahil etmek amacıyla kalabalık bir stratejik plan
kurulu kurduk. İnternet üzerinden başlayan çalışmalar 13 Ekim 2010 günü yapılan
uzun bir toplantı ile ayrıntılandırıldı. ve daha sonra İnternet üzerinden plan
son haline getirildi. Plana katkı veren tüm kurul üyelerine Yönetim Kurulu
olarak teşekkür ederiz.
|